hayatta ben en çok babamı sevdim.
karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk
çarpı bacaklarıyla- ha düştü, ha düşecek...
nasıl koşarsa ardından bir devin,
o çapkın babamı ben öyle sevdim.
bilmezdi ki oturduğumuz semti,
geldi mi de gidici hep, hepp acele işi!..
çağın en güzel gözlü maarif müfettişi,
atlastan bakardım nereye gitti,
öyle öyle ezber ettim gurbeti.
sevinçten uçardım hasta oldum mu,
40'ı geçerse ateş, çağ'rırlar istanbul'a.
bir helallaşmak ister elbet, diğ'mi, oğluyla!
tifoyken başardım bu aşk oy'nunu,
ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu.
en son teştifine çıkana değin
koştururken ardından o uçmaktaki devin.
daha başka tür aşklar; geniş sevdalar için
açıldı nefesim, fikrim, canevim.
hayatta ben en çok babamı sevdim.
Can Yücel
********************************************************************************
Canım babacığım,
Bugün dünyaya gelmişsin. Tıpkı benim gibi minik, sevimli, gülen bir bebek olarak dünyaya gözlerini açmışsın. Büyümüş, çocuk olmuş, delikanlı olmuş, evlenmiş, "baba" olmuşsun... Hayatında yer aldığın, hayatına girip çıktığın her insana farklı şeyler öğretmiş, mutluluk vermişsin. Herkesin gönlünde kocamaaaan yerler edinmişsin. İyi ki doğmuşsun, iyi ki yaşıyorsun, iyi ki varsın...
Annem ve ben seni çok seviyoruz.
Canım babam, iyi ki doğdun! Sonsuza dek bizimle ol!
Bora'n
********************************************************************************
Babacığımın beni ilk gördüğü an ve "baba" olduktan sonraki ilk gözyaşları...
Babam ve ben, ilk erken başlayan pazar sabahlarımızdan birinde...
Babam ve ben, birbirimizi çok seviyoruz...