17 Şubat 2013 Pazar

Bora Gezmeleri

Bayadır gezip gezip yazmaya vakit bulamadığını fark etti Bora bebeğiniz..."Yazmak" diyorum ama siz onu "anneye yazdırmak" olarak düşünün :) Geçenlerde Gözde Abla ile Emre Abiler'e kahvaltıya davetliydik. Emre Abi ve Gözde Abla'nın ilgileri, oyunları sayesinde günüm öyle güzel, öyle eğlenceli geçti ki neredeyse eve dönmek istemeyecektim.


Kahvaltının ardından Bağdat Caddesi'nde turlarken bu küçük müzik grubuyla karşılaştık. Emre Abi'nin kucağında ne da kadar ilgiyle ruhumu beslediğimi görebilirsiniz. Müziğe ilgisi olan, türlü dans figürleriyle her fırsatta coşan bir bebek olduğumu biliyorsunuz zaten :) 


Kışın ortasında böyle güzel havayı bulmuşken deniz havası almadan geri dönmek olmazdı tabi. Caddebostan Sahil'de denize, ufka dalan, kah gülen kah romantikleşen Bora Bebeğinizi görebilirsiniz : 


Güneşi gören herkes dışarı çıkmıştı sanki o gün. Sahil cıvıl cıvıldı. Spor yapanlar, bisiklete binenler, bebeklerini gezdirenler, hatta küçük çaplı piknikler yapanlar  bile vardı... Bu tonton kediyi de deniz kıyısında güneşlenirken buldum ve kendisini görür görmez çığlıklar atmaya başladım. Kendisi pek bir rahat görünüyordu, rahatını hiiiiiç bozmadı :)



Kitap Kurdu Böjük'ün Hediyeleri

Kitap Kurdu Böjük'ün en çok satanlar listesinden aşağıdaki kitaplardan ikisine sahip olmak isteyenleri burdan alalım lütfen : Kitap Kurdu Böjük




13 Şubat 2013 Çarşamba

14 Şubat'ta Yola Çıkan Bora

Biliyor musunuz, bugün (14 Şubat) benim için çok önemli bir gün! 
Yalnızca sevgililer günü olduğundan değil tabi ki... Anneciğin içine "annelik"in, kalbine Bora'sının aşkının konduğu gün bugün! "Yola çıkma vakti" deyip dünyaya gelmeye karar verdiğim gün bugün."Sevgi" nin günü olmazmış, sevgi söz konusu olduğunda zaman kavramı anlamını yitirirmiş.Sevgi günlere, aylara, yıllara sığmazmış, bir ömre bile sığmaz, kabından taşarmış.
Canım annem, canım babam sizi çoooooooooook seviyorum!
Baldan tatlı Boralika'larından bal anne ve bal babaya kom kom kocamaaaaan sevgiler, sevgililer gününüz kutlu olsun gençler!


11 Şubat 2013 Pazartesi

Film Öğütücü Bora

Sinemaya karşı bir ilgim var. Hollywood mu desem, Fransız sineması mı desem karar veremiyorum.Boş zamanlarımda o filmi mi izlesem bu filmi mi izlesem bir türlü karar veremiyorum. Kararsız kalmayı da sevmiyorum.O zaman tek çarem tüm dvd filmleri tek tek etrafa saçıp üzerlerinde sek sek oynamaya başlamak suretiyle seçim yapmak oluyor.


O kadar güçlüyüm ki, bazen üstlerine bastığımda çıtır çıtır kırılıyor annemin kıymetli filmleri. İlk zamanlar üzülüp şaşırıyordu annem. Ama artık bu hobime saygı duymaya ve beni filmlerimle baş başa bırakmaya başladı. Henüz ben de bilmiyorum gelecekte ne olacağımı...Kimbilir belki başarılı bir yönetmen olurum ne dersiniz? Beni desteklediğin için teşekkürler anne!